Cuma, Eylül 08, 2006

adı şimdilerde israil...

bazen önemli konularda birşeyler söyleme ihtiyacı duyduğumda, konunun önemine değer sözcükler kullanamama endişesiyle sessiz kalırım.. sessizliğim uzadıkça da rahatsızlığım artar... yargıladığım hatta kınadığım bir konuysa bu, kendimi suç ortağı gibi hissederim hatta... ve sanıyorum ki, yaşadığımız zaman diliminde, hepimizin suç ortağı olduğu tek ortak konu bu... sessizlik ve seyircilik... seyrettiğimiz şeyi alkışlamıyoruz ama oturduğumuz yerden sövmek dışında da birşey yap(a)mıyoruz... ortak ses oluşturamadığımız gibi (katıldığınız eylem portakallar pörsümesin eylemiyken birden karpuzlar dışarı eylemine dönüşebildiğinden) , kendi sesimizi de saklıyoruz... milenyum dendi, bilgi çağı dendi, yüceltme amaçlı tanımlar yapıldı.. ama ayıp yıllarından başka birşey değil yaşadığımız...

ses mi hızlıdır, ışık mı..fizikçiler tartışsın isterse... ama biz yanıbaşımızda patlayan bombaları göremiyorsak, çocukların çığlıklarını duyamıyorsak..ne sestir,ne ışıktır etkili olan... o bomba tam kucağımıza düşmediği sürece çığlığın ne anlama geldiğini bilmeyiz... hep uzaktır bomba düşen yerler.. ölenler... uzaktadır savaşlar... problemler... uzaklaştırma konusundaki becerimiz ise takdire şayandır zati... kapımızı kapadık mı, başımızı çevirdik mi ötede kalmıştır herşey...

içinde yaşadığım zaman dilimi boyunca seyirci kaldığım tüm insanlık ayıpları adına, çığlığına cevap verilmesini bekleyen tüm insanlardan,gelecek nesillerden özür dilesem neye yarar...

lanet olsun desem,tüm bunları sahneleyen ve bizi seyirci yapan tepedekilere...
okulda, iş yerinde, trafikte, mahallede, her an aynı havayı teneffüs etme durumunda kaldığımız insanlığı bozulmuşlara....o da yetmez, insandaki kibir ve hükmetme duygusuna...
yok hayır..lanet demeyeceğim... fazlasıyla varolan bedliği, kötülüğü artırmaya niyetim yok... tüm bu nefretlik uyandıranların dışında kalanların birlik, bütünlük bilinciyle yaşamasını.. saf sevmenin baskın olmasını... bir diğerine güvenmenin rahatlığıyla yaşayabilmeyi... dileyeceğim...

suskunluğum uzadıkça artan suçluluk hissimi hafifletti mi yazdıklarım... nokta kadar etkisi olmadı aslında...
ama...tüm benzer bilinçlerin toplandığı ortak bir havuz vardır belki... birleşip pozitif gücü oluşturcaklardır ve dünyaya kötülüğü yayan negatif gücü bertaraf edecektir... belki... belki insanlar uyanacaktır bir gün....

Hiç yorum yok: